Bektaş Kılınç yazdı: Teşekkürler AKP, teşekkürler Erdoğan

Her nesnenin değeri zıtlık ile ortaya çıkar.
Biliriz ki hayat en büyük öğretmendir
Ve sürekli öğretir.
Sonra annemiz, babamız kardeşlerimiz, çevremiz.
Sonra öğretmenlerimiz. Sonra bizi biçimlendiren toplum.
AKP ve Erdoğan bize öncelikle
Demokrasinin ne olmadığını kendi uygulamalarıyla öğretti.
Adım adım tek adam rejimi seksen beş milyonun kaderini
Bir kanun hükmünde kararnameyle belirledi.
Kimsen ondan habersiz bir şey yapamaz oldu.
Bütün yetkileri kendinde topladı. (yasama,yürütme,yargı)
Anladık ki, bunlar tek adama, ya da tek düşünceye teslim edilince,
Demokrasi diğerleri üzerinde baskıya dönüşüyor.
İnsanlık, yargıyı, bağımsız yürütmeyi, kanun çıkarmayı,
Seçilmiş meclise bırakarak çözmüştür.
Dinmez öfke ve kinin ne kadar çirkin,
Devleti yönetenlere, hele hele Cumhurbaşkanına hiç yakışmadığını öğretti.
Kendini çok yukarıda gösterip, karşısındakini değersizleştirip,
Sonra da “Yaradılanı severiz, yaradandan ötürü” diyerek,
Güzelliğin nasıl çürütüldüğünü öğretti.
Birçok liyakatsiz yandaşı iki, üç, dört kurumda görevlendirip
KPSS sınavlarında yüksek puan alan,
Ama bir türlü atanamayan gençlerimizin hakkının nasıl yendiğini öğretti.
Ekonomiyi iyi biliyorum diyerek,
Sonuçlarının aşımıza, ekmeğimize gelen zamlar olduğunu öğretti.
Ve en önemlisi,
Birbirine benzemeyen düşüncelerin bir araya gelerek ülkeyi birlikte yönetebileceğini öğretti.
Bize bir kesimin değil, ülkede yaşayan her kesimin
En az bizim kadar değerli olduğunu öğretti.
Kutsal olanın devlet olmadığını,
Onu ele geçiren insanların keyfi uygulamalarla O’nu baskıya dönüştürdüğünü,
Kutsal olanın insan olduğunu öğretti.
Şimdi anladık ki “ben” demek, ötekini yok saymak kötü.
“Biz” demek güzel.
20 yılda bize çürümeyi, yozlaşmayı, hayatın çekilmez olduğunu, mutsuzluğu öğrettin.
Mutlu bir azınlık yarattın.
O mutlu azınlığın ülkenin birikimini kullanırken
Onların mutlu olduğu, çoğunluğun mutsuz olduğunu öğrettin.
Öğrendik ki “Birleşe birleşe kazanacağız”
Biz birlik olur üretirsek, ürettiğimizi hakça paylaşırsak mutlu olacağız.
Hakkın, hukukun, adaletin ne kadar değerli olduğunu öğrettin.
Öğrendik artık,
Sağol.
Artık emekli olabilirsin.
Öğrettiklerin çok değerli:
O’nu çok eziyetler çekerek, uçurumlardan düşerek öğrendik.
Ve öyle bir memleket kuracağız ki, bir daha kimse korkmadan mutlu olsun.
Seni unutmamak için belki sarayın önüne bir de heykelini dikeriz.
Bu memleketin canına nasıl okuduğunu
Gelecek nesiller de unutmasın diye.
Sevgiyle kalın…