Kışın içinde baharı yaşıyoruz sanki.

Dereceler sıfır derecenin altına inmedi.

Badem ağaçlarındaki çiçek tomurcukları ha patladı, ha patlayacak.

Spil’e kar düşmedi henüz.

Rüzgar bulutları sürüklese de,

Toprak aç gözünü dikip yağmurun yolunu gözlemekte.

Ülkem de doğanın bir kopyası sanki.

Umuda, hürriyete, adalete ve sevgiye hasret.

Toprağın suya ne kadar ihtiyacı varsa,

Ülkemin de demokrasiye o kadar ihtiyacı var.

Ve bu ihtiyacı gidermek için

Bildiğiniz gibi altı parti bir araya gelerek

Altılı Masa’yı oluşturup çalışmaya başladı.

Önce yargıyı masaya yatırıp

İnsanın temel haklarını güvenceye alacak olan

Parlamenter sistemde madde madde,

Yargının bağımsız temelini oluşturdular.

Olmaz denilen şeyi,

Bir araya gelmez fikirleri bir araya getirip,

Parlamenter demokrasinin olduğu,

İnsanların, insan gibi korkmadan yaşayacakları

Bir düzen kurmaya çalışıyorlar.

Bunları az çok biliyorsunuz.

Ben sizlere bugün Manisa Altılı Masa bileşenlerinden bahsetmek istiyorum.

Yaklaşık iki ay önce ilk toplantıyı CHP il binasında yaptık.

İYİ Parti’den Filiz Tuğçe Ayrancı, Deva’dan Taner Kök,

Demokrat Parti’den Şeref Konuklar, Gelecek Partisi’nden Ümit Demirci, Saadet Partisi’nden Ferman Çabak ve CHP’den de ben.

Kendi partilerimizin çıkarları için değil,

Ülkemizin çıkarlarını birinci sıraya koyarak,

Hem kendimizi tanıtmak, hem Altılı Masa’ya bakışlarını öğrenmek için

Sivil toplum kuruluşları, sendikalar, odalar, dernekler

Ve meslek kuruluşlarını dinlemeye karar verdik ve yola koyulduk.

Her ziyaret ettiğimiz yerin sorunlarını dinleyip rapor hazırladık.

Her hafta bir partide toplanıp değerlendirmeler yaptık.

.

Bu çalışmalarımıza, kadın kollarını, gençlik kollarını da dahil ederek demokrasiye doğru el ele, kol kola yürüyeceğiz.

Zaman içerisinde gönüllüleri de bu çalışmalara davet ederek

Önce Manisa’yı, sonra ülkenin her yerini

binbir renkli çiçek bahçesine dönüştüreceğiz.

Hepimize yetecek,

Hepimizi mutlu edecek,

İnsanlarımızın yüzünü güldürecek

İş, ekmek, özgürlüğe

Hep birlikte yürüyeceğimiz bir çalışma bu.

Tarih önümüze bu görevi koydu

Bu görev;

Baskıcı,

Umutsuz,

Soframızdaki ekmeği küçülten rejimden kurtulmak görevidir.

Hem Manisa’da hem ülkemizde

Gerçek demokrasiyi getireceğimize inanıyoruz.

Çünkü bu ülke sadece bizim değil

Sizin de

Ve

Tüm dostları gönüllüler grubunda yer almaya davet ediyoruz.

Sevgiyle kalın…

Bektaş Kılınç