Çiftçi-Sen: Bağcılar hızla iflasa sürükleniyor!

 Çiftçi-Sen: Bağcılar hızla iflasa sürükleniyor!

TMO’nun fındık ve çekirdeksiz kuru üzüm alım fiyatına tepki gösteren Çiftçi-Sen, TMO’nun kuru üzüm alımına başlamamasını fırsat bilen tüccarların 17-18 TL’den üzüm aldığına dikkat çekerek,  üreticilerin hızla iflasa, açlığa ve yoksulluğa sürüklendiğine vurgu yaptı.

Çiftçi-Sen, Cumhurbaşkanı tarafından TMO’nun çekirdeksiz kuru üzüm alım fiyatını 27 TL, fındık alım fiyatını 54 TL olarak açıklamasının ardından, üreticilerin yaşadığı mağduriyetlere dikkat çekerek, bu fiyatların üreticilerin ürün maliyet masraflarına yakın bir fiyat olduğunu, çiftçilerin yaşamını ve üretimini sürdürebilmesi için bu fiyatların yeterli olmadığına dikkat çekti.

Çiftçi-Sen Genel Başkanı Ali Bülent Erdem ve Genel Örgütlenme Sekreteri Adnan Çobanoğlu tarafından yapılan yazılı basın açıklamasında  kuru üzüm ve fındığa verilen fiyatların üreticileri değil, şirketleri koruyan fiyatlar olduğu belirtildi.

TÜCCARLAR 17-18 TL’DEN ÜZÜM ALIYOR!

TMO ve şirketlerin bu fiyatlardan bile fındık veya kuru üzüm almayarak borç batağında olan, ürününü depolama ve bekletme olanaklarından yoksun olan üreticilere son darbeyi vurmaya çalışmakta oldukları kaydedilen açıklamada şu görüşlere yer verildi “ İklim değişikliğinin olumsuz sonuçları 2021-2022 yılı üretim sezonunda da yüksek oranda yaşandı. Küresel iklim değişikliğinin nedenlerinden olan tarım arazilerinin madencilik ve JES gibi enerji yatırımlarına açılarak toprağın, suların, havanın kirletilmesi, beraberinde tarımsal üretimde kullanılan kimyasallarla bu kirliliğin birleşmesi bazı bölgelerde üzüm kalitesinde ciddi sıkıntılar doğurmaya devam etmiştir. Mevsimsiz yağan yağmurlar üzümlerde çatlama ve çürüme oluşturmuş,üzümler yeterince olgunlaşmadan sergiye yatırılmak zorunda kalınmış,bir çok bölgede de sergideki üzümler birkez daha yağmurla karşılaşmış, rekolte ve kalite de düşme devam etmiştir. Gerek iklim değişikliğinin yarattığı olumsuz sonuçlar, gerekse de borç batağında olan, ürününü depolama ve bekletme olanaklarından yoksun olan üreticilerin oldukça yoğun olmasını ve TMO’nun henüz kuru üzüm alımına başlamamış olmasını fırsat bilen tüccarlar maliyetin de altında bir fiyatla 17-18 TL den üzüm almaktadır.

ÜRETİCİLER İFLASA, AÇLIĞA VE YOKSULLUĞA MAHKUM EDİLMEKTE

TMO kuru üzüm alımına başlasa bile, tıpkı fındıkta olduğu gibi, üreticilerin teslim edecekleri kuru üzümün kalite numarasını düşürerek üreticileri zorlayacağı, açıklanan fiyattan kuru üzüm almayacağı veya sınırlı bir alım yapacağı görülmektedir. TARİŞ ise alım fiyatı bile açıklamamış, teslim aldığı kuru üzüm için sadece 20 TL avans ödeyeceğini söylemiştir. Sonuçta üreticiler hızla iflasa, açlığa ve yoksulluğa mahkum edilmektedir.

“BİZİ YOK ETMEYE ÇALIŞAN POLİTİKALARA KARŞI DURMAK ZORUNDAYIZ”

Küçük çiftçiler olarak bizi yok etmeye yönelik politikalara karşı durmak zorundayız. Örgütlenmemiz, haklarımızı bilmemiz, haklarımız için mücadele etmemiz gerekiyor. Çiftçi-Sen’in de içinde olduğu Dünya Çiftçileri Mücadele Örgütü, La Via Campesina (Çiftçi Yolu) uzun mücadeleler sonucu “Köylü Hakları Deklarasyonu” nu BM Genel Kurulu’nda kabul ettirdi. Bu deklarasyon devletlere de yükümlülükler veriyor. “Köylü Hakları Deklarasyonu” na göre Çiftçilerin tatmin edici bir fiyat ve adil piyasaya erişim hakkı vardır. Devletler de bunu sağlamak zorundadır. Bir araya gelirsek, örgütlenir ve mücadele edersek bizde bu hakların uygulanmasını sağlayabiliriz. Aksi takdirde borç sarmalından kurtulamayacağız, hükümetler ürünlerimizin fiyatlarını şirketlerin lehine belirlemeye devam edecekler.

“ÜZÜM FİYATLARI TOPLU PAZARLIKLA, BİRLİKTE BELİRLENMELİ”

Tarımsal ürün alım fiyatları belirlenirken şirketler ve hükümet, çiftçilerin sendikalarıyla, meslek odası ve kooperatif örgütleriyle görüşme masasına oturmalı ve kuru ve yaş üzüm alım fiyatlarını toplu pazarlıkla birlikte belirlemelidirler.  Sağlıklı ürün sağlıklı ortamda yetişir. BM Genel Kurulu’nda kabul edilen “Köylü Hakları Deklarasyonu” çiftçilerin temiz havaya, temiz suya, sağlıklı toprağa vb. erişim haklarından ve devletlerin yükümlülüğünden bahseder; devlet yükümlülüğünü yerine getirmeli havayı, suyu, toprağı kirleten, tarımsal üretimi olumsuz etkileyen İklim değişikliğine neden olan, JES ve madencilik faaliyetlerine acilen son vermeli, bu faaliyetlerin olumsuz etkisini yaşayan bölgelerdeki üreticilere telafi edici ödemeler yapılmalıdır.

ÜRETİCİLERE ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI

Çiftçilerin ürünlerinin fiyatlarını baskılama gayretinde olan yerli ve yabancı tarım ve gıda şirketleri karşısında tüm üreticileri örgütlü mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Yoksulluk kaderimiz değil! Ürünlerimizi yok pahasına satın alarak emeğimizi sömürmeye, insanların ve tüm canlıların yaşam alanlarını yok etmeye çalışanlara karşı örgütlenelim, kötü gidişatı durdurmak için mücadele edelim.  Gelin Umudumuzu ve Mücadelemizi ÇİFTÇİ-SEN de büyütelim.”

Soldan Sağa: Çiftçi-Sen Genel Başkanı Ali Bülent Erdem ve Genel Örgütlenme Sekreteri Adnan Çobanoğlu
Sağanak yağışta sergideki üzümleri sular altında kalan üretici üzümleri toplarken

Benzer Haberler

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir